Vatansever Vizyon (PVA) Yönetim Kurulu Başkanı: İsrail Saldırılarına Karşı Durmak Antisemitizm Değildir Birleşmiş Milletler (BM) Ekonomik ve Sosyal Konseyine (ECOSOC) bağlı faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Vatansever Vizyon (PVA) Yönetim Kurulu Başkanı ve BM’deki temsilcisi Mohamed Safa, İsrail saldırılarına karşı Filistin’e destek verenlerin “antisemitist” olmakla suçlanıp tehdit yoluyla baskıya maruz kaldıklarını söyledi. İsrail’in Gazze’ye Yönelik…
Birleşmiş Milletler (BM) Ekonomik ve Sosyal Konseyine (ECOSOC) bağlı faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Vatansever Vizyon (PVA) Yönetim Kurulu Başkanı ve BM’deki temsilcisi Mohamed Safa, İsrail saldırılarına karşı Filistin’e destek verenlerin “antisemitist” olmakla suçlanıp tehdit yoluyla baskıya maruz kaldıklarını söyledi.
Safa, İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazzelilere olabileceklerin en kötüsünü yaşattığını belirtti. İsrail’in toplu cezalandırma yöntemlerine tepki gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Safa, İsrail saldırılarının insani ve ahlaki açıdan herhangi bir açıklama ya da gerekçe getirilemeyeceğini ifade etti. Gazze’de yaşanan felaket karşısında vicdan sahibi hiç kimsenin kayıtsız kalamayacağını söyleyen Safa, İsrail’in savaş suçlarına karşı durmanın antisemitizm olmadığını belirtti.
Safa, İsrail Stratejik İşler Bakanlığının eylem planları dahilinde sosyal medya platformlarında Filistin aktivizmi yapan uluslararası isimlerin engel ve sansüre maruz kaldığını dile getirdi. Sosyal medyanın Gazze’de yaşananların dünyaya duyurulmasında önemli bir rol oynadığını ancak Filistin’e destek veren paylaşımların bastırılması için çeşitli engelleme yöntemlerinin kullanıldığını ifade eden Safa, bu durumun çifte standart olduğunu belirtti.
İsrail yanlısı kişi ve kurumların, Filistin’e destek veren aktivistlere karşı antisemitizm kavramını silah olarak kullandığına dikkat çeken Safa, antisemitizm söyleminin Filistin’i destekleyen sesleri susturmak için kullanıldığını ifade etti. İfade özgürlüğüne vurgu yapan Safa, insanların ezilen veya işgal edilen herkesle dayanışma içinde olabileceğini ve seslerini yükseltebileceğini söyledi. Safa, tehdit ve sansüre maruz kalan gazetecilere, öğrencilere, işçilere ve diğer eleştirel seslere destek verilmesi gerektiğini belirtti.
Safa, kendisinin de İsrail’in insan hakları ihlallerini sosyal medyada duyurduğu için engellemelere maruz kaldığını ve ölüm tehditleri aldığını aktardı. Sosyal medya hesaplarının kısıtlandığını ve Filistin’e destek veren etkileşimlerin engellendiğini belirten Safa, aynı zamanda telefonla ve devlet kurumlarının resmi sosyal medya hesaplarından ölüm tehditleri aldığını ifade etti. BM temsilcisi olarak insan hakları savunucularının durumuyla ilgili BM Özel Raportörü’ne bildirimde bulunan Safa, henüz bir yanıt alamadığını söyledi.
Safa, Filistin konusunun dünyanın ahlak ve etik anlayışının ikiyüzlülüğünü ortaya çıkardığını belirterek, Filistin ve Lübnan’daki cesur gazeteciler ve Filistin’e destek veren insanların propaganda ve engellemelere rağmen sosyal medyada ve haberlerde gerçekleri sorgulaması sayesinde bu durumun geçersiz hale geldiğini söyledi.
Vatansever Vizyon (PVA) Yönetim Kurulu Başkanı: İsrail Saldırılarına Karşı Durmak Antisemitizm Değildir Birleşmiş Milletler (BM) Ekonomik ve Sosyal Konseyine (ECOSOC) bağlı faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Vatansever Vizyon (PVA) Yönetim Kurulu Başkanı ve BM’deki temsilcisi Mohamed Safa, İsrail saldırılarına karşı Filistin’e destek verenlerin “antisemitist” olmakla suçlanıp tehdit yoluyla baskıya maruz kaldıklarını söyledi. İsrail’in Gazze’ye Yönelik…
Birleşmiş Milletler (BM) Ekonomik ve Sosyal Konseyine (ECOSOC) bağlı faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Vatansever Vizyon (PVA) Yönetim Kurulu Başkanı ve BM’deki temsilcisi Mohamed Safa, İsrail saldırılarına karşı Filistin’e destek verenlerin “antisemitist” olmakla suçlanıp tehdit yoluyla baskıya maruz kaldıklarını söyledi.
Safa, İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazzelilere olabileceklerin en kötüsünü yaşattığını belirtti. İsrail’in toplu cezalandırma yöntemlerine tepki gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Safa, İsrail saldırılarının insani ve ahlaki açıdan herhangi bir açıklama ya da gerekçe getirilemeyeceğini ifade etti. Gazze’de yaşanan felaket karşısında vicdan sahibi hiç kimsenin kayıtsız kalamayacağını söyleyen Safa, İsrail’in savaş suçlarına karşı durmanın antisemitizm olmadığını belirtti.
Safa, İsrail Stratejik İşler Bakanlığının eylem planları dahilinde sosyal medya platformlarında Filistin aktivizmi yapan uluslararası isimlerin engel ve sansüre maruz kaldığını dile getirdi. Sosyal medyanın Gazze’de yaşananların dünyaya duyurulmasında önemli bir rol oynadığını ancak Filistin’e destek veren paylaşımların bastırılması için çeşitli engelleme yöntemlerinin kullanıldığını ifade eden Safa, bu durumun çifte standart olduğunu belirtti.
İsrail yanlısı kişi ve kurumların, Filistin’e destek veren aktivistlere karşı antisemitizm kavramını silah olarak kullandığına dikkat çeken Safa, antisemitizm söyleminin Filistin’i destekleyen sesleri susturmak için kullanıldığını ifade etti. İfade özgürlüğüne vurgu yapan Safa, insanların ezilen veya işgal edilen herkesle dayanışma içinde olabileceğini ve seslerini yükseltebileceğini söyledi. Safa, tehdit ve sansüre maruz kalan gazetecilere, öğrencilere, işçilere ve diğer eleştirel seslere destek verilmesi gerektiğini belirtti.
Safa, kendisinin de İsrail’in insan hakları ihlallerini sosyal medyada duyurduğu için engellemelere maruz kaldığını ve ölüm tehditleri aldığını aktardı. Sosyal medya hesaplarının kısıtlandığını ve Filistin’e destek veren etkileşimlerin engellendiğini belirten Safa, aynı zamanda telefonla ve devlet kurumlarının resmi sosyal medya hesaplarından ölüm tehditleri aldığını ifade etti. BM temsilcisi olarak insan hakları savunucularının durumuyla ilgili BM Özel Raportörü’ne bildirimde bulunan Safa, henüz bir yanıt alamadığını söyledi.
Safa, Filistin konusunun dünyanın ahlak ve etik anlayışının ikiyüzlülüğünü ortaya çıkardığını belirterek, Filistin ve Lübnan’daki cesur gazeteciler ve Filistin’e destek veren insanların propaganda ve engellemelere rağmen sosyal medyada ve haberlerde gerçekleri sorgulaması sayesinde bu durumun geçersiz hale geldiğini söyledi.
Vatansever Vizyon (PVA) Yönetim Kurulu Başkanı: İsrail Saldırılarına Karşı Durmak Antisemitizm Değildir Birleşmiş Milletler (BM) Ekonomik ve Sosyal Konseyine (ECOSOC) bağlı faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Vatansever Vizyon (PVA) Yönetim Kurulu Başkanı ve BM’deki temsilcisi Mohamed Safa, İsrail saldırılarına karşı Filistin’e destek verenlerin “antisemitist” olmakla suçlanıp tehdit yoluyla baskıya maruz kaldıklarını söyledi. İsrail’in Gazze’ye Yönelik…
Birleşmiş Milletler (BM) Ekonomik ve Sosyal Konseyine (ECOSOC) bağlı faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Vatansever Vizyon (PVA) Yönetim Kurulu Başkanı ve BM’deki temsilcisi Mohamed Safa, İsrail saldırılarına karşı Filistin’e destek verenlerin “antisemitist” olmakla suçlanıp tehdit yoluyla baskıya maruz kaldıklarını söyledi.
Safa, İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazzelilere olabileceklerin en kötüsünü yaşattığını belirtti. İsrail’in toplu cezalandırma yöntemlerine tepki gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Safa, İsrail saldırılarının insani ve ahlaki açıdan herhangi bir açıklama ya da gerekçe getirilemeyeceğini ifade etti. Gazze’de yaşanan felaket karşısında vicdan sahibi hiç kimsenin kayıtsız kalamayacağını söyleyen Safa, İsrail’in savaş suçlarına karşı durmanın antisemitizm olmadığını belirtti.
Safa, İsrail Stratejik İşler Bakanlığının eylem planları dahilinde sosyal medya platformlarında Filistin aktivizmi yapan uluslararası isimlerin engel ve sansüre maruz kaldığını dile getirdi. Sosyal medyanın Gazze’de yaşananların dünyaya duyurulmasında önemli bir rol oynadığını ancak Filistin’e destek veren paylaşımların bastırılması için çeşitli engelleme yöntemlerinin kullanıldığını ifade eden Safa, bu durumun çifte standart olduğunu belirtti.
İsrail yanlısı kişi ve kurumların, Filistin’e destek veren aktivistlere karşı antisemitizm kavramını silah olarak kullandığına dikkat çeken Safa, antisemitizm söyleminin Filistin’i destekleyen sesleri susturmak için kullanıldığını ifade etti. İfade özgürlüğüne vurgu yapan Safa, insanların ezilen veya işgal edilen herkesle dayanışma içinde olabileceğini ve seslerini yükseltebileceğini söyledi. Safa, tehdit ve sansüre maruz kalan gazetecilere, öğrencilere, işçilere ve diğer eleştirel seslere destek verilmesi gerektiğini belirtti.
Safa, kendisinin de İsrail’in insan hakları ihlallerini sosyal medyada duyurduğu için engellemelere maruz kaldığını ve ölüm tehditleri aldığını aktardı. Sosyal medya hesaplarının kısıtlandığını ve Filistin’e destek veren etkileşimlerin engellendiğini belirten Safa, aynı zamanda telefonla ve devlet kurumlarının resmi sosyal medya hesaplarından ölüm tehditleri aldığını ifade etti. BM temsilcisi olarak insan hakları savunucularının durumuyla ilgili BM Özel Raportörü’ne bildirimde bulunan Safa, henüz bir yanıt alamadığını söyledi.
Safa, Filistin konusunun dünyanın ahlak ve etik anlayışının ikiyüzlülüğünü ortaya çıkardığını belirterek, Filistin ve Lübnan’daki cesur gazeteciler ve Filistin’e destek veren insanların propaganda ve engellemelere rağmen sosyal medyada ve haberlerde gerçekleri sorgulaması sayesinde bu durumun geçersiz hale geldiğini söyledi.